Davet ve Kardeşlik Vakfı İstanbul Komisyonları, Grand Özgül Termal Tatil Köyü’nde üç günlük çalıştay programı düzenledi. Çalıştayda dört konu üzerinde duruldu; “Sorumluluk Bilinci ve Çalışma Kültürümüz”, “Vakfımızın İstanbul’daki çalışmalarında daha etkili nasıl çalışabiliriz?”, “Bilinçli İnternet ve Sosyal Medya Kullanımı” ve “Aile Hukukumuz”.
Çalıştaya Davet ve Kardeşlik Vakfı Başkanı Dr. Maruf Çelik, Başkan Yardımcısı Dr. M. Tahir Deniz, Mütevelli heyet üyeleri, Vakıf gönüllüleri, aileler ve öğrenciler katıldı.
Kur’an-ı Kerim Tilaveti ve açılışın ardından çalıştaya geçildi. ‘Sorumluluk Bilinci ve Çalışma Kültürümüz’ Adlı sunumunda Davet ve kardeşlik Vakfı Başkanı Dr. Maruf Çelik; Öncelikle çalıştayı düzenleyen komisyonlara ve salonda bulunanlara teşekkür ederek konuşmasına başladı. “Yüce Allah Zâriyât Suresi 56. ayette, “Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” buyurarak aslında bizim yeryüzünde kulluktan başka yapabileceğimiz hiçbir şeyin olmadığını, tek işimizin kulluk olduğunu ifade ediyor. Dolayısıyla kulluk namaz kılmak, oruç tutmak, Kur’an-ı Kerim okumak gibi ibadetlerden ibaretse yemek, oturmak, yüzmek, uyumak ve dinlenmeyi kulluk kabul etmiyorsak o zaman bir çelişki yaşıyor oluruz. Kişi Yüce Allah’ın emirleri doğrultusunda hareket ederse ve günlük hayatını da iyi bir niyetle yaşarsa tüm hayatını kulluğa dönüştürür. Kulluk konusunda ayetler ve Peygamber efendimizin hayatı bizler için yeterli derecede delil barındırmaktadır. Onu için peygamber Efendimizin hayatına baktığımızda bunu sağlamak için tüm münasebetlere zikir koyduğunu, Allah’ı hatırlamayı koyduğunu görmekteyiz. Peygamberimiz yolculuğa çıkarken, evine vardığı zaman, yokuş çıkarken ve inerken, elbise giyerken, lavaboya girerken ve çıkarken aklınıza gelen tüm günlük işlerde yüce Allah’ı anmıştır. Biz iman etmekle sorumluluğu kabul etmiş oluyoruz. Ahzâb Suresi 72. Ayette Allah (cc): “Şüphesiz biz emaneti göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar onu yüklenmek istemediler, ondan çekindiler. Onu insan yüklendi…” diye buyuruyor. Bizlerde iman ettikten ve Müslüman olduktan sonra bu sorumluğun bilincinde olmamız gerekir. Eski dönemlerden günümüze Müslümanların zihinlerine iki hata yerleştirildi. Dünya işleri ayrı ahiret işleri ayrıdır hatası. Diğer hata ise sınırlı bazı ibadetleri yerine getirdikten sonra artık sorumluluğunuz bitmiş olmaktadır hatası. Bizler namaz kılmakla yüküm olduğumuz kadar İslam’ı diğer insanlara tebliğ etmekle de yükümlüyüz.” dedi.
‘Vakfımızın İstanbul’daki çalışmalarında daha etkili nasıl çalışabiliriz?’ Çalıştayında vakfımızın komisyonları tek tek faaliyet alanlarından bahsederek kısa bir bilgilendirme yaptıktan sonra, hızlı bir beyin fırtınası yapılarak tüm üyelerimizin konu ile ilgili dile getirmiş oldukları görüş ve önerileri kaleme alındı.
‘Bilinçli İnternet ve Sosyal Medya Kullanımı’ çalıştayında Yusuf Seyhan; “İnternetin tanımı ve internetin kullanım alanlarını anlattıktan sonra günümüzde bireylerin internetten bağımsız bir yaşam sürmelerinin olanaksızlaştığını ve bununla beraber bazı sorunların ortaya çıktığını, bu sorunlardan en çok çocukların ve gençlerin etkilendiğini bildirdi. Sosyal medya yararları ve zararları yönüyle alındıktan sonra bazı tavsiye ve uyarılar yapıldı.
‘Aile Hukukumuz’ çalıştayda Abdullah Teyibov; Bireyleri üç grup erkekler, üç gurup hanımlara olmak ayırdıktan sonra, birinci guruba “Ailenin Çocuk Eğitimi Üzerindeki Etkisi” ikinci gruba “Eşlerimize Karşı Sorumluluklarımız” üçüncü gruba da “İstanbul Hanımlar Birimi Nasıl Geliştirilebilir?” konuları verilerek gruplar erkekler ve hanımlar karşılıklı olarak beşer madde olacak şekilde sunumlarını gerçekleştirdiler. Sunumların sonunda en iyi savunmayı yapan grup birinci seçilerek ödülleri takdim edildi.
Kapanış programında Ömer Batur, tüm katılımcılara teşekkür ettikten sonra özverili çalışmalarından ötürü Abdullah Teyibov ve Üzeyir Demir’e plaket takdimi yapıldı.